İşte hep böyle oluyor. yazmıyor yazamıyor sonrada böyle çınar yaprakları gibi ard arda dökülüyorum. Yasanan en güzel anlar birden suya yazılmış gibi kayboluveriyor. Elbette zihninde yer kaplıyor insanın lakin elde değil yaşam ve günlük rutin bazen yapmanız gereken çok önemli şeyleri bile unutturabiliyor.
Bu pazar günüde öyle yoğun bir gündü aslında kararı günler öncesi alınmış ama zaman yetmez korkusu ile pazara ertelenmiş ufak bir plan biraz çocuklar için bayram alışverişi ev için market alışverişi ve en nihayetinde dışarıda yemek derken, babamızın pide yapası tuttu. Arkadaşlar çağırılacak ve afiyetle baba pidesi yenecek elbette istanbul da yasayınca evdeki hesap hiç bir zaman çarşıya uymaz biz market içindeyken dışarıda kıyamet kopmuş müthiş bir yağmur ve fırtına İstanbul'u vurmuş bizde korkumuza daha fazla oyalanmadan diğer planları rafa kaldırıp tuttuk evin yolunu... Malzemeler hazırlandı baba pideleri pişirmek üzere fırına yol edildi.
Bu arada misafirlerimiz arasında birde minik prenses vardı... Bu ayın başında malum blog her türlü ihmal olunca bebısımızıde mujdeleyemedık neyse zararın neresinden dönersek kardır diyerek Toprak bebeğimızın de gelişi şerefine bir yazı yazmak farz oldu. Toprak bebek doğduktan sonra ilk kez bize geldi. Hoş geldin bebek dedik ama biraz ilginç önce sessiz yavrunun yalancı emzıgıne salça olduk, derken yüzünü tırmalıyorduk neyse ki ucuz atlattık bir Panter edasıyla Eyme'nin eline yapısır ve yakalanılır. :))
Eyvah evde meme isteyen ama beceremeyen bir bebek daha var. Annemin eksikliğini tamamlayayım edası ile ıle Toprak'tan sonra Reyyan'cıgımın kucağına serilir ve bir güzel emılır. Ah evladım pek bide iştahlı emdi yengesını malum bizde sütun ilk yoğunluğu olmadığından süt dolu mis kokulu memeyi bulunca kalkmak istemedi bu sayede Toprak bebekle birde süt kardeş oldular...
Elbette biz emzırmenın son demlerını yasarken tamda nasıl etsek ne yapsak onu incitmeden nasıl bıraktırsak diye kara kara düşünürken bugün bu yazıya denk düştüm üzerine bizim süt kardeslıgıde eklenince birde onu araştırıp okumak görev oldu. Ben yusuf'ta hiç bunları yaşama fırsatı bulamadım on aylıktı kendi isteği ile meme emmekten vazgeçip mamayı tercih etti lakin Eymen en başta yalancı emzik ve biberona baş kaldırdı buda bizim emme ıhtıyacımızın süresini uzattı. Şimdilerde araştırmadayım en doğru biçimde vazgecebılmesı adına lakin kolay olmayacak gibi görünüyor. İnşallah çok büyük sancılarla bitmez bu meme emme işi :(
Not:
Süt kardeslık ne demek eğrisi doğrusu ile yakında :))
Bu pazar günüde öyle yoğun bir gündü aslında kararı günler öncesi alınmış ama zaman yetmez korkusu ile pazara ertelenmiş ufak bir plan biraz çocuklar için bayram alışverişi ev için market alışverişi ve en nihayetinde dışarıda yemek derken, babamızın pide yapası tuttu. Arkadaşlar çağırılacak ve afiyetle baba pidesi yenecek elbette istanbul da yasayınca evdeki hesap hiç bir zaman çarşıya uymaz biz market içindeyken dışarıda kıyamet kopmuş müthiş bir yağmur ve fırtına İstanbul'u vurmuş bizde korkumuza daha fazla oyalanmadan diğer planları rafa kaldırıp tuttuk evin yolunu... Malzemeler hazırlandı baba pideleri pişirmek üzere fırına yol edildi.
Bu arada misafirlerimiz arasında birde minik prenses vardı... Bu ayın başında malum blog her türlü ihmal olunca bebısımızıde mujdeleyemedık neyse zararın neresinden dönersek kardır diyerek Toprak bebeğimızın de gelişi şerefine bir yazı yazmak farz oldu. Toprak bebek doğduktan sonra ilk kez bize geldi. Hoş geldin bebek dedik ama biraz ilginç önce sessiz yavrunun yalancı emzıgıne salça olduk, derken yüzünü tırmalıyorduk neyse ki ucuz atlattık bir Panter edasıyla Eyme'nin eline yapısır ve yakalanılır. :))
Eyvah evde meme isteyen ama beceremeyen bir bebek daha var. Annemin eksikliğini tamamlayayım edası ile ıle Toprak'tan sonra Reyyan'cıgımın kucağına serilir ve bir güzel emılır. Ah evladım pek bide iştahlı emdi yengesını malum bizde sütun ilk yoğunluğu olmadığından süt dolu mis kokulu memeyi bulunca kalkmak istemedi bu sayede Toprak bebekle birde süt kardeş oldular...
Elbette biz emzırmenın son demlerını yasarken tamda nasıl etsek ne yapsak onu incitmeden nasıl bıraktırsak diye kara kara düşünürken bugün bu yazıya denk düştüm üzerine bizim süt kardeslıgıde eklenince birde onu araştırıp okumak görev oldu. Ben yusuf'ta hiç bunları yaşama fırsatı bulamadım on aylıktı kendi isteği ile meme emmekten vazgeçip mamayı tercih etti lakin Eymen en başta yalancı emzik ve biberona baş kaldırdı buda bizim emme ıhtıyacımızın süresini uzattı. Şimdilerde araştırmadayım en doğru biçimde vazgecebılmesı adına lakin kolay olmayacak gibi görünüyor. İnşallah çok büyük sancılarla bitmez bu meme emme işi :(
Not:
Süt kardeslık ne demek eğrisi doğrusu ile yakında :))
Hoşgelmiş, gözünüz aydın diyorum:)
YanıtlaSilteşekkürler siyahkuğu :)
YanıtlaSil