yar-e

Yaralarım vardı dizlerimde  yada var olduğunu Sandığım oysa nede küçük kaldılar senin açtığın yaraların yanında...
Acılarım  ve yalnızlıklarım vardır zamana yenilmiş sensiz kalmakmış oysa en derin kimsesizlik...

Henüz adını koymadığım çocuklarım içinde sen olan siirlerim birde...

Araya giren şehirler imkansızlıklar mektuplar şiirler ve daha niceleri gerçekten aşkın rengi pembe kalmıyormuş zor da olsa kabul ediyor insan ne çok oluyor hele kan kırmızı ve  katran karası olsun deyip tekrar baştan alıyorsun her seferinde her karanlığı aydınlığa çeviriyorsun çünkü inanmışsın bir kere her kalp atışının adı aşk olsun istiyorsun...

16 yıl oldu flört dahil dile kolay lakin  insan aşık olunca o kalp atışından itibaren sayıyor yılları..


Ve şimdilerde benim aklımda mutlu ve güneşli günlerin hatırı değil hep üşüyen ellerim, yağmurdan sırılsıklam iki yürek ve en büyük hayalleri sıcak bir çatı altında bir demlik çay olan iki seven kalmış.
Öyle çatma kaşlarını öyle küsme bu çatının altına küsebilme hakkı yalnız  bana aitti unuttun mu? yaşlanıyorsun bak yaşlandıkça daha bir çocuklaşıyorsun..

Unuttun mu ey yar sen nerede durursan dur en çok bana yakışıyorsun.

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Hiç yorum yok:

Bu blogtaki yazılar, izinsiz kullanılamaz... Blogger tarafından desteklenmektedir.